Hiç etrafınızda göz temasından ya da dokunmadan rahatsız olan, kaçınan eşiniz dostunuz olmadı mı? Ya da gereksiz yere gözle görülen takıntıya varan davranışları, hiç fark etmediniz mi? Ve hatta kocaman insanlar olmalarına rağmen parmak uçlarında uçarcasına yürüyenleri ya da toplum içinde hep pasif dinleyiciye rastlamadınız mı? Etrafınıza şöyle alıcı gözle bir bakın… Akademik olarak başarıları elde etmiş ancak sosyal ve duygusal olarak sizin bile fark edebildiğiniz davranışları sergileyen ve hatta “bu da böyle zor anlar ”dediğiniz mutlaka etrafınızda birilerini görebilirsiniz…İşte bu insanlar aslında çocuk yaşta fark edilmeyip kendi kendine öyle ya da böyle büyüyüp aramızda yer eden belki de en sevdiklerimiz… Gizli otizm belirtisi gösteren arkadaşlarımız. Gizli Otizm: Çocukluktan Yetişkinliğe Sessizce Taşınan Bir Nörogelişimsel FarklılıkOtizm spektrum bozukluğu (OSB), bireyin sosyal iletişim becerilerinde farklılıklar ve sınırlı/tekrarlayıcı davranışlarla kendini gösteren nörogelişimsel bir durumdur. Ancak her otizm vakası dışarıdan kolayca fark edilmez. “Gizli otizm” ya da “maskelenmiş otizm” olarak tanımlanan bazı durumlar, özellikle yüksek işlevli bireylerde, çocukluktan itibaren var olsa da uzun yıllar boyunca tanı almadan yaşamlarını sürdürebilir. Bu yazıda, gizli otizmin ne olduğu, nasıl anlaşılabileceği ve yetişkinlikte ne gibi belirtiler gösterebileceğini ele alacağız.Gizli Otizm Nedir?Gizli otizm, bireyin otistik özelliklerini çeşitli sosyal maskelerle (taklit, ezberlenmiş davranışlar, gözlem yoluyla öğrenme gibi yollarla) gizlediği bir durumdur. Bu bireyler çoğu zaman zekî, düzenli, disiplinli ve hatta başarılı görünebilirler. Ancak bu başarı, toplumun beklediği sosyal normlara uyum sağlayabilmek için harcanan yoğun çabanın bir sonucudur.Çocuklukta Hafif Otizm BelirtileriGizli otizmin izleri genellikle çocuklukta başlar ancak “yaramazlık”, “utangaçlık” ya da “içe kapanıklık” gibi yanlış etiketlemelerle geçiştirilebilir. Şu davranışlar erken yaşta dikkat çekici olabilir:· Göz teması kurmaktan kaçınma· Yalnız oyun oynamayı tercih etme· Sosyal kuralları anlamakta zorluk (örneğin sıraya girme, paylaşma)· Aynı düzende ısrar etme (rutin değişikliklerine direnç)· Duyusal hassasiyet (yüksek ses, ışık, dokunma)· Takıntılı ilgi alanları (örneğin saatlerce aynı konu hakkında konuşma)Bu çocuklar genellikle “zeki ama farklı”, “garip ama sevimli” gibi tanımlarla anılsa da, otizm tanısı çoğu zaman ya hiç konmaz ya da çok geç fark edilir.Yetişkinlikte Hafif veya Gizli Otizm BelirtileriOtizmli bireyler büyüdükçe sosyal dünyaya ayak uydurmayı öğrenirler, fakat bu onları daha az otistik yapmaz. Yetişkinlikte şu belirtiler gözlemlenebilir:Sosyal yorgunluk: Sosyal ortamlardan sonra aşırı tükenmiş hissetmeMaskelenmiş kimlik: Toplum içinde “rol yapma” ihtiyacı; kendisi gibi hissedememeAşırı dürüstlük ya da doğrudanlık: Sosyal incelikleri fark edememe veya önemsememeYoğun ilgi alanları: Belirli konulara saplantılı şekilde odaklanmaDuyusal aşırı hassasiyet veya az tepki: Kalabalıklar, kıyafet dokuları, sesler karşısında rahatsızlıkİlişkilerde zorluk: Arkadaşlık veya romantik ilişkilerde kendini ifade edememe ya da yanlış anlaşılmaAnksiyete ve depresyon: Sosyal zorlanmalara bağlı olarak gelişen ikincil ruhsal sorunlarBirçok yetişkin, yaşadığı zorlukların bir adı olduğunu geç yaşta fark eder. Özellikle kadınlarda, toplumsal beklentilere uyum sağlamaya yönelik daha güçlü sosyal taklit becerileri nedeniyle tanı sıklıkla atlanır.Neden Erken Tanı Önemlidir?Otizmin erken tanınması, bireyin kendi farklılıklarını anlamasını, çevresinin daha bilinçli yaklaşmasını ve gerekirse uygun destek programlarına ulaşmasını kolaylaştırır. Tanı konulmamış bireyler, sosyal olarak “yetersiz”, “soğuk”, “anlaşılmaz” gibi etiketlerle yalnızlaştırılabilir. Bu da özgüven kaybına, izole yaşama ve psikolojik sorunlara yol açabilir.Ne Yapılabilir?Farkındalık: Aileler, öğretmenler ve bireyin kendisi otizmin geniş yelpazede değişen belirtilerini öğrenmeli.Değerlendirme: Klinik psikolog veya psikiyatrist tarafından yapılan kapsamlı değerlendirme tanı sürecini kolaylaştırır.Destek ve kabul: Her bireyin farklı şekilde işlediğini anlamak, uyum zorunluluğundan çok kabul odaklı yaklaşımlar geliştirmek önemlidir.Psikoeğitim: Tanı alan bireylere kendi özelliklerini tanımaları için psikoeğitim sunulmalıdır. Sonuç olarak: Gizli otizm, “normal” kalıplar arasında sıkışıp kalmış birçok bireyin yaşadığı görünmez bir mücadeledir. Toplum, yalnızca belirgin otistik davranışları değil, farklı işleyen zihinleri de fark etmeyi ve kabul etmeyi öğrenmelidir. Çünkü otizm bir eksiklik değil; farklı bir nörolojik örgütlenmedir. Anlaşılmadığı sürece yalnızlığa, anlaşıldığında ise üretkenliğe ve huzura yol açabilir. Ve aslında çevremiz de oldukça fazlaca olan bu durumu fark etmemiz sevdiğimiz insanın hayatını kolaylaştırırken ona yüklediğiniz anlamlarla siz de hayal kırıklığına uğramazsınız. Yakınınızda olan insanların farklı olduğunu gördüğünüz de “duygusuz, kaba, empati yoksunu, anlayış kıtı, asosyal” gibi etiketlemeler yerine onun gizli otizm ile baş etmeye çalıştığı olasılığını düşünmek daha doğrudur. Ancak gerçek şu ki hayatınıza aldığınız gizli otizmli birey ile yaşam gerçekten zordur. Zira sizin duygusal beklentilerinizin karşılığını bulması oldukça güçtür. Bunu aklınızın bir köşesinde saklayarak artılarını eksilerini de değerlendirmeyi unutmayın.Şimdilik her zaman olduğu gibi hoşça kalın, akıl ve beden sağlığınızı korumaya çalışın!