Hoşgeldiniz  
ads

12 EYLÜL KARANLIĞINDAN FAŞİZMLE VE DARBELERLE

admin | 12 Eylül 2019 | Alt Manşet, Genel, Gündem, Manşet, Son Dakika, Sürmanşet, Tüm Manşetler, Yerel Haberler A- A+

HESAPLAŞARAK ÇIKACAĞIZ!

Uzun bir hazırlık döneminden sonra, generaller faşist bir cunta kurarak, 12 Eylül 1980’de yönetime el koydular, askeri bir darbe yaptılar.

Parlamentoyu dağıttılar, bütün partileri kapattılar, seçimle gelmiş belediye başkanlarını, muhtarları bile görevden aldılar.

Darbenin neden olduğu travmanın ekonomik, politik ve sosyal etkilerini toplum olarak yaşamaya devam ediyoruz. Bu durum aynı zamanda darbelerle hesaplaşmamızın da devam ettiği anlamına geliyor.

Sivil/askeri tüm darbeciler karanlıktan, gericilikten, milliyetçilik ve şovenizmden beslenirler. Barış ve demokrasi havarisi kesilip darbe gerçekleştirirler ancak kısa süre içerisinde barış ve demokrasi düşmanı olup demokratik birikimleri bir bir ortadan kaldırırlar. Toplumsal kutuplaşma ve yeni düşman odaklar yaratarak sürekliliklerini sağlamaya çalışırlar. Bu durum bugün olduğu gibi, 12 Eylül’de de aynen böyle idi. Hatta,12 Eylül bunun tipik bir örneğidir.

Sermayenin çıkarları doğrultusunda, finans kapitalin ve uluslararası tekellerin ihtiyaçlarına yönelik kurulan neoliberal politikaların rahatça uygulanması için tezgahlanmıştı 12 Eylül darbesi.

Darbe ile 650 bin kişi gözaltına alındı, 30 bin kişi “sakıncalı” olduğu için işten atıldı, 517 kişi idam cezasına çarptırıldı, 50 kişi acımasızca asıldı, yüz binlerce insan akıl almaz işkencelerle, cezaevlerinde ölüme terk edildi. Yüzlerce sendika, konfederasyon, dernek ve demokratik kitle örgütü kapatıldı, yöneticileri tutuklandı.

Aradan bunca yıl geçti ama 12 Eylül’ün karanlığı dağılmadı, dağıtılamadı.

12 Eylül faşist cuntasının tüm hukuk-kurum ve yasaları bugün iktidardadır ve ‘Demokles’in Kılıcı’ gibi emekçi halkların üzerinde sallanmaya devam etmektedir. AKP+MHP ittifakının anti-demokratik, tekçi, otoriter, faşizan ve emek karşıtı uygulamaları 12 Eylül ve sonrası iktidarların devamı niteliğindedir.

12 Eylül’ün sadece anayasası değil politikaları da günümüzde uygulanmaktadır. OHAL’in adı değişse de tüm uygulamaları kalıcı hale getirilerek devam ettirilmektedir.

İşçilerin ve emekçilerin kazanılmış haklarını gasp eden 12 Eylül zihniyeti gibi, bugün de AKP iktidarı işçilerin ve emekçilerin yaşamlarını yoksulluğa ve karanlığa mahkum etmek istemektedir.

Neo liberal politikaların kaçınılmaz sonucu olarak ortaya çıkan ekonomik krizin faturası emekçilere çıkarılmak istenirken, sermayeye kriz ortamında da yeni ayrıcalıklar tanınmakta, kamu kaynakları peşkeş çekilmektedir.

Bugün, halkın büyük çoğunluğunun yoksulluk ve sefalet içinde yaşadığı, özgürlüklerinin kısıtlandığı, anayasa ve uluslararası sözleşmelerden doğan hakların askıya alındığı, gençlerin gelecek umutlarının yok edildiği, kamu emekçilerinin hukuksuz ve keyfi olarak açığa alınıp, işten atıldığı, ülkemizin siyasi, ekonomik ve askeri bakımından emperyalizme daha da bağımlı olduğu, gericiliğin toplumsal alanı kuşattığı bir ülkede yaşıyorsak, bu 12 Eylül ile birlikte kurulan ve bugün AKP iktidarıyla devam eden yeni sömürü düzeninin bir  sonucudur.

12 Eylül darbesi; şafak baskınları, hukuksuz gözaltılar, haksız tutuklamalardı. 17 yıllık AKP iktidarı boyunca aynı baskınlar, aynı gözaltılar, aynı tutuklamalar yaşanmaya devam etti.

12 Eylül darbesi; tutuklanan parti başkanları, yasaklanan siyasetçiler, cezaevine gönderilen milletvekilleriydi. 12 Eylül darbesi; toplumsal muhalefetin baskı ve zorla susturulması, örgütlü yaşamın tümüyle ortadan kaldırılmasıydı. AKP iktidarı sokağa çıkan herkesi terörist, hakkını arayan herkesi tehdit ilan ediyor.

12 Eylül darbesi; yasama, yargı ve yürütme gücünün cuntacı generallerin elinde toplanmasıydı. AKP iktidarı tüm gücü sarayda topladı. 12 Eylül’ün beş general rejimi yerine, sarayın tek adam rejimi kuruldu.

AKP tüm ideolojisi ve iktidar pratiğiyle 12 Eylül darbe döneminin ürünü ve sürdürücüsüdür.

Demokrasi güçleri olarak; 12 Eylül’ün 39 yıldır sürdürülen karanlığında, barışı egemen kılmaya dönük laik, demokratik bir ülke temelinde halkların özgürlüğü ve eşit yurttaşlık talepleriyle, yeni bir demokratik anayasayı hayata geçirinceye dek toplumsal muhalefetin tüm unsurlarıyla birlikte ortak mücadeleyi esas almaya devam edeceğiz. 12 Eylül 2019

DARBELERE, FAŞİZME VE DİKTATÖRLÜĞE GEÇİT VERMEYECEĞİZ!

486 Kez Görüntülendi.
Etiketler:
Yorumunuz
Konu hakkındaki görüşleriniz nelerdir?

EN SON HABERLER

© 2017 Gerçek Adana Tüm Hakları Saklıdır ~ İzinsiz ve kaynak gösterilmeden yayınlanamaz.