Hoşgeldiniz  
ads

ERİKSON

Seray Sayar Levent | 31 Ekim 2025 | Alt Manşet, Genel, Gündem, Manşet, Siyaset, Son Dakika, Sürmanşet, Tüm Manşetler, Yerel Haberler A- A+

Çağdaş toplumun bize getirdiği en önemli olumsuzluk, maalesef çocuk yetiştirmede ebeveynlerin aşırı derece sabırsız olması ve bilgiye hızlı ulaşım teknolojisinin de karışımıza çıkardığı yanlış bilgilerle, kültürlü cahil ana-babaların, davranış bozukluğu yaşayan evlatları…Evet, artık kadınlarımızda iş dünyasında yerini aldı ki bu çok kıymetli ancak okul, iş, kariyer derken geç yaşta anne-baba olmanın yine ceremesini dünyaya getirdikleri çocuklar çekiyor maalesef. Zira “her şey zamanında yapılmalıdır” der eskiler. Hal böyle olunca da sabrının çoğunu kariyer için harcayan ana-babanın çocuğuna göstereceği sabrı tükenmiş oluyor.Böyle olunca da ya çocuğu ekrana mahkûm ediyorlar ya da normal olan bütün davranışlarını anormal görüp minicik bebeleri uzman, uzman gezdiriyorlar. Sanal dünyadaki bilgi kirliliği de sabırsız, endişeli ana-babaları da daha çok kaygıya sürüklüyor. O yüzden her zaman dediğim gibi eğer bir evladınız varsa mutlaka gelişim evlerini bilmeniz lazım. Bugün size Sigmund Freud’un öğrencisi Erik Erikson’ un, yani Freud’ un “bireyin içgüdüsel gelişimi” anlayışına, ”sosyal çevrenin etkisi” kuramını ekleyen psikanalizcinin gelişim evrelerinden bahsetmek istiyorum.  Erik Erikson’un  psikososyal gelişim kuramı, bireyin yaşamı boyunca geçtiği 8 temel evreyi açıklar. Her evrede kişi bir çatışma yaşar; bu çatışmayı sağlıklı biçimde çözerse olumlu bir özellik kazanır, çözemezse gelişiminde aksama olur. İşte Erikson’un gelişim evreleri:  1. Güvene Karşı Güvensizlik (0 – 1 yaş)Dönem: BebeklikTemel İlişki: Anne / bakım verenKazanım: Güven duygusuAçıklama: Bebek, ihtiyaçları zamanında ve sevgiyle karşılanırsa dünyaya güven duyar. İhmal edilirse güvensizlik gelişir.(o yüzden bu dönemde en büyük hata çocuğun sık sık bakanının değişmesi. Bu dönemde süreklilik çok önemlidir. )  2. Özerkliğe Karşı Utanç ve Kuşku (1 – 3 yaş)Dönem: İlk çocuklukTemel İlişki: EbeveynlerKazanım: Özerklik (bağımsızlık)Açıklama: Çocuk kendi başına yeme, giyinme, tuvalet eğitimi gibi becerileri öğrenir. Sürekli eleştirilirse utanç ve kuşku gelişir.(Bu dönemde çocuğa fırsat vermeli ve sabırlı olmalısınız) 3. Girişimciliğe Karşı Suçluluk (3 – 6 yaş)Dönem: Oyun çağıTemel İlişki: AileKazanım: Girişimcilik, merakAçıklama: Çocuk oyun ve hayal gücüyle çevresini keşfeder. Aşırı baskı ve yasaklar suçluluk duygusu doğurur. (bu döne her yeri karıştırdığı, merak ve çok soru sorduğu dönemdir. Sabırla soruları anlayacağı doğru dili kullanarak defalarca cevaplamalı ve kendine zarar vermediği sürece sınırlar belirleyerek keşfetmesine engel olunmamalıdır.) 4. Başarıya Karşı Aşağılık Duygusu (6 – 12 yaş)Dönem: Okul çağıTemel İlişki: Öğretmenler ve akranlarKazanım: Çalışkanlık, üretkenlikAçıklama: Çocuk, akademik ve sosyal beceriler geliştirir. Sürekli eleştirilirse kendini yetersiz hisseder.(bu yaşta çocuğa eleştirel değil, rehber olarak yaklaşmak çok önemlidir.)   5. Kimliğe Karşı Rol Karmaşası (12 – 18 yaş)Dönem: ErgenlikTemel İlişki: Akranlar, rol modelleriKazanım: Kimlik duygusuAçıklama: Genç, “Ben kimim?” sorusuna yanıt arar. Kimliğini bulamazsa rol karmaşası yaşar. 6. Yakınlığa Karşı Yalıtılmışlık (18 – 30 yaş)Dönem: Genç yetişkinlikTemel İlişki: Eş, arkadaşKazanım: Sevgi ve bağlılıkAçıklama: Kişi, duygusal bağlar kurar. Bağlanmaktan korkarsa yalnızlaşır. 7. Üretkenliğe Karşı Durgunluk (30 – 65 yaş)Dönem: Orta yetişkinlikTemel İlişki: Aile, toplumKazanım: Üretkenlik, topluma katkıAçıklama: Kişi, çocuk yetiştirir, çalışır, topluma fayda sağlar. Katkıda bulunamazsa durgunluk hisseder.  8. Benlik Bütünlüğüne Karşı Umutsuzluk (65 yaş ve sonrası)Dönem: YaşlılıkTemel İlişki: Tüm insanlıkKazanım: Yaşamdan memnuniyet, bilgelikAçıklama: Kişi geçmişine bakar; yaşamını anlamlı bulursa huzur, değilse pişmanlık ve umutsuzluk duyar. Son söz: Lütfen önce kendinizi tanıyın ve dünyaya getirmeyi düşündüğünüz çocuğa sabır, hoşgörü ve sevginizi vereceğinize inandığınız zaman çocuk yapmaya karar verin. Çocuk yetiştirmede aile olmanın getirdiği süreklilik çok önemlidir. Dünyaya getirmeyi düşündüğünüz çocuğunuzun, doğumdan itibaren, eğer çalışıyorsanız kim tarafından bakılacağına, daha sonraki süreçlerin nasıl olacağına, evde bir kap sıcak çorba yapamabilme zamanınızın olup olmadığına, lütfen bakın. Çocuğunuzun ilk bebeklik döneminde sık sık bakanının değişmesi, ekrana maruz kalması, evde düzenli yemek yapılmaması ve saatinin olmaması, çocukla geçireceğiniz zamanların yeterli olmaması, dünyaya getirdiğiniz bir insan yavrusunun bütün yaşamını etkileyen faktörlerdir.Eğer bütün bunlara hazır değilseniz lütfen çocuk yapmaya karar vermeyin. Zira ihtiyaçlarını gideremediğiniz bir evlat yaralı bir kuştur ve acımasız toplumun içinde savrulur gider.Şimdilik her zaman olduğu gibi hoşça kalın, akıl ve beden sağlığınızı korumaya çalışın!    

1021 Kez Görüntülendi.
Etiketler:
Yorumunuz
Konu hakkındaki görüşleriniz nelerdir?

EN SON HABERLER

© 2017 Gerçek Adana Tüm Hakları Saklıdır ~ İzinsiz ve kaynak gösterilmeden yayınlanamaz.