Geçtim putların ormanından…

admin

yalcin_s_1963@mynet.com

Anadolu’nun uzak köylerine aç kurtlar inerdi. Halen de iniyorlar zaman zaman. Aç kalan yaban hayvanları, yerleşim bölgelerinde yiyecek ararlardı. Ayılar, vaşaklar, kurtlar…
Şimdi ise ormanlara müteahhitler dadandı. Bir türlü doymak bilmiyorlar. Neredeyse ülkenin her yanında bir doğa ve yeşil talanı var. Dereler, nehirler; HES’lerle kurutuluyor. Bize yarınlarda bir AVM, kömür santrali, HES çöplüğü değil; su, tohum, toprak gerek. Son 16 yılda neredeyse bin tane HES projesi için elektrik üretim lisansı verildi. Yer altı ve üstü su rezervlerini hızlı bir şekilde kaybediyoruz. Akarsularımızın kıyılarını fabrikalarla, balık çiftlikleriyle dolduruyoruz. 36 gölümüz kurudu, 14’ü ise kuruma tehdidi altında. Dere yatakları imara açıldı, tarım alanları daraldı. İnsan kendi eliyle yarına kalacak olan ne varsa yok eder mi?
Hz. Muhammed, “Eğer kıyamet koptuğunu görseniz bile elinizde bir fidan varsa dikin” diye buyurmadı mı? Her alanda bir tuhaflık, bir sıkıntı, bir altüst oluş içindeyiz.
Kaygıyı, huzursuzluğu, mutsuzluğu büyütüyor, biate zorluyor, korkutuyor ve zulmü ejderha yapıyorlar. Gözaltılar, cezalar, yoksulluk, işsizlik ve bu büyük trajedi içinde yürüyoruz, suskunluğumuzu büyüterek. Muhtarlar huzura çıkıyor, toplu olarak ağırlanıyor, sonra ellerinde otomatik silahlarla atış talimi ve mutlu son: İspanya gezisi!
Şarkıcı, türkücü takımı sınıra moral vermeye gidiyor. Sahi; bu 70 bin öğrenci niye içerde? Gazeteciler neden hapiste? Biz nasıl bölündük böyle, nasıl ayrıştık. İkiye bölünenlerin çoğunu nasıl düşman ettik birbirine? Hani biz 72 milletin kardeşçe yaşadığı bir ülke değil miydik? Sapık, ruh hastası, din bezirgânları ekranlarda halvet şartları, çocuk evliliği filan gibi rezillikleri konuşurken; düşüncelerini açıklayan akademisyenlere kan banyosu yaptıracak cesareti bu çeteler nereden aldı?
Borcumuz, boyumuzu aşmış mı ne? Basın özgürlüğünde niye kara listedeyiz? İş kazası denilen iş cinayetlerinde ve kadın cinayetlerinde nasıl oldu da Avrupa birincisi olduk? Tecavüzlerde nasıl, niye Avrupa’nın başı çeken ülkesi olduk? Kadını, çocuğu, sokaktaki hayvanı bu kadar istismar eden güruhları kim yarattı? Gizemler, Özgecanlar niye katledildi? Neden bombalar patladı ülkenin dört bir yanında, bayrak bayrak gelen tabutlara neden yenileri eklendi, madenler niye mezar oldu kara elmaslara? Kadına şiddet yüzde bin 400, cinayetlerin yüzde 300 artmasının, bu yoksulluğun, bu işsizliğin vardır değil mi bir nedeni?
Kendi kendine yeten, tarım ve hayvancılığın ülkesiyken şimdi samandan ete kadar her şeyi ithal eden bir ülke olduk sonunda. Din, Allah, kitap, Kuran diye diye daha nereye kadar kandırılacaksınız, Allah aşkına… Bunların din dediği; puta tapar gibi sizden tapınmanızı istemektir. Öyleyse Nazım ustanın dediği gibi yapmalı:
Geçtim putların ormanından baltalayarak/ Ne de kolay yıkılıyorlardı.